Sena Keskin’in “Zamanda Yolculuk”U

Sena Keskin’in “Zamanda Yolculuk”U

Sena Keskin’in Gölgelerin Gücü Adına[1]kitabındaki öyküler, gündelik hayatın ve hayallerin ritimlerini taşır. Kitaptaki “Zamanda Yolculuk” öyküsü, insanın geçmişi değiştirme, âna müdahale etme ve hayatın/akışın sürekliliğini bozma isteğini gösterir. Zamanın geri döndürülebileceği bir çağa özlemi yansıtır.

Şimdiki zaman bu ânda olandır, geçmiş zaman sadece hatırlamalarda vardır. Gelecek zaman ise ümit ve korku olarak algılanır.[2]Keskin’in “Zamanda Yolculuk” öyküsünde, zamanda yolculuk yapan bir kişinin gözlemleri ve tecrübeleri tasvir edilir. Pahalı olduğu halde grupla veya tek olarak zamanda yolculuk yapmak moda hâline gelmiştir. Ortalama üç beş ay sıra beklemek gereklidir. Gidilen yıl için ayrı, gidilen yerde kalınacak süre için de ayrı para alınır. Ne kadar uzun zaman öncesine gitmek isteniyorsa orada o kadar az süre kalınabilir.

Anlatıcı, mekikle -pilot eşliğinde- yolculuk yaparken öykünün ilk cümlesinde bunun aslında zamanla/kendisiyle bir hesaplaşma olduğunu belirtir: “‘Bütün yaşadıklarını film şeridi gibi görürmüş de insan, inkâr edemezmiş’ diyorlar ya kıyamet gününde, işte benim hesap günüm.” (s. 21)

Müzik, çerez ve doğal içecekler eşliğinde geniş bir mekikle yapılan yolculukta, grup terapisi için gelenlerin yanı sıra delil toplamaya gelen yargı ve emniyet mensupları da vardır. Mekikte, zamanda yolculuk yapan ünlülerin fotoğrafları ve güvenlik kamerası yer alır.

Zaman kavramı, mekiğin içinde farklıdır. Dünya zamanıyla bir haftada, mekiğin zamanıyla ise yaklaşık beş dakikada istenilen yere varılabilir. Orada beş dakika kalınabilir. Söz konusu yolculuk dünya zamanıyla toplam üç hafta sürer.

Zaman yolcusu, dürbün gibi bir teleskoba bakarak istediği ânın görüntüsünü kontrol edebilir ve o âna gidebilir. Anılarını tekrar yaşayan, geçmişiyle ve kendisiyle hesaplaşan anlatıcının pişmanlıkları öyküye damga vurur. Geçmişin hatırladığından daha farklı yönlerine yoğunlaşan ve anıları değiştirmek isteyen anlatıcı, zamanda daha fazla yolculuk yapmak ister.

Geçmişin değiştirilemezliğine ve anıların karanlık taraflarına yönelik ifadeler, öykünün sonunu belirler. Kelime tasarrufuyla ve vurucu ifadelerle okuru zaman kavramı üzerinde düşünmeye iten yazar, yakında yapılması mümkün hâle gelecek zaman yolculuklarına dikkati çeker.

Birkaç ay önce, genç yaşta yitirdiğimiz Sena Keskin, öyküleri ve romanıyla yaşamaya devam edecek.

[1] Sena Keskin, Gölgelerin Gücü Adına, Sözcükler Yayınları, İstanbul 2022.

[2] Arslan Topakkaya, Felsefe, Din ve Kültürde Zaman, Say Yayınları, Ankara 2017, s. 335.